Her yağmur damlasında deniz bulmak
Sevmek, yalnızca inanmaktır Allah’a
Ömrümüz çözülen yalan bir yumak
Sarılmayacak artık bir daha
Bitti ah, rüyâlarımız ne çabuk
Mavi gökler çağırmaz oldu bizi
Kıskandı mı ruhumuzu sonsuzluk
Kıskandı mı topraklar gölgemizi
Kayıt Tarihi : 3.6.2012 11:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Ve devamla " Görmek...Milyarların göremediğini görmek, eserden geçerek müessiri görmek, sebebe takılıp kalmamak, müsebbibi görmek... Danelere aldanmamak, tuzakları görmek, zer-renin içinde bekâ güneşini, bir damla suda varlığın okyanusunu, nuranî bir görüşle maddenin ötesindeki sonsuz alemi, bir san'at meşheri olan kainatta, san'atkârın binbir san'atını görmek, bir Hak vergisi ve ihsanıdır. " ekliyor.
Dostum, kardeşim Yaşar Bayar da " Yangın Yeridir Günbatımları" güzel şiirinin "Her yağmur damlasında deniz bulmak" ilk mısraı ile ile taçlandırıyor. Tebrik ediyorum başarıla-rını ve gelecek olanlarla birlikte. Kardeşimden bu ihtiyara dua istiyorum.
DUANI OKU
Duânı ruhuma eksik etmeden
Uzaktan olsa da gönülden oku
Başla ‘Fâtiha’yla ‘Nâs’ ile bitir
Şüheda-i Vatan dilinden oku
Duy kabrimden gelen imdat avazı
Hakka benim için eyle niyazı
Hem de iki rekât şükür namazı
Kılıp, Dost’a dostun hâlinden oku
Boğulmazlar bir damlanın selinde
Hakkı vird ederler daim dilinde
Yakarırlar gönül sazı elinde
Gerçek âşıkların telinden oku
Rabbimin kullara ilk emri ‘Oku!’
Kûn! Dedi Berzâh’ta var etti yok’u
Kudret O’nun Bir’de sakladı çok’u
Çokta Bir'(i) görenin yolundan oku
Hakkakul’um Hakk’ı ansın her hücrem
Kevser’inden içip kansın her hücrem
O’nun olan O’nla yansın her hücrem
Söndürmesin rahmet selinden oku;
Oku ki değmesin cehâlet oku.
Çekmeköy/16.12.2013
Züleyhâ 27.01.2013 20:04
Züleyhâ
Kirpik kafeslerinde ruhum yaralı geyik
Bıçak gibi saplanır gözlerin gözlerime
Uçarı ellerin ki havalanmış üveyik
Nil’in kıyılarında ta’n ettin sözlerime
Kirpik kafeslerinde ruhum yaralı geyik
Bıçak gibi saplanır gözlerin gözlerime
Aşkın sözlükçesinde divânesin Züleyhâ
Çerâğan vakitlere bigânesin Züleyhâ
Her salgın yaseminde senin yaban kokun var
Beni bir yaprak gibi uçurup götürmesen
Kader güzergâhından, geçip gitti kervanlar
Gönlüm, bir dilsiz yetim, ellerini sürmesen
Her salgın yaseminde, senin yaban kokun var
Beni bir yaprak gibi uçurup götürmesen
Ölüm şarkı söylerdi ellerinde Züleyhâ
Altın, ipek saçının tellerinde Züleyhâ
Kenanlı yıldızlarla, ay’dı yüzün yüzümde
Ört kendini bana sen bir ışık âlemi bu
Ay çekilip gidince, mihman ol gündüzümde
Hüznünü rüyâma sür, şehrayin âlemi bu
Kenanlı yıldızlarla, ay’dı yüzün yüzümde
Ört kendini bana sen, bir ışık âlemi bu
Gözlerinin lambası Malihulya Züleyhâ
Dar kuyularda açan arsız fulya Züleyhâ
Şiirine çekildim, en azize yüzünün
Sırrolduğum kuyudan, öpüyor sesimi su
Alaca vakti şimdi, Tîh Sahrâsı hüznünün
Bırak aksın göğsünde bir nevruzdur bengisu
Şiirine çekildim en azize yüzünün
Sırrolduğum kuyudan öperdi sesimi su
Mutlak’ın sularında huzûr vardır Züleyhâ
Her gördüğün katrede zuhûr vardır Züleyhâ
Liliput ülkesinde oryantal iskeletler
Oynaşır gözlerinde bir sıtma harareti
Kızgın harabelerde kol kola hayaletler
Gölgenle sarmaş dolaş güneşin çıplak eti
Liliput ülkesinde oryantal iskeletler
Oynaşır gözlerinde bir sıtma harareti
Kor kesilmiş saçların örmedin mi Züleyhâ
Gölgem vardı içinde görmedin mi Züleyhâ
Nabzın, çavlan misali, ayna köpüklü deniz
Bu ifrit dolambaçta nefsin doyumsuz ece
Yakût kanatlı gece, mahşer yeri bir beniz
Tutkun, önümde sırat, vehimli bir düzmece
Nabzın, çavlan misali, ayna köpüklü deniz
Bu ifrit dolambaçta, nefsin, doyumsuz ece
Aklın keklik sekişli, son demisin Züleyhâ
Evrenin ay tiradı, âlemisin Züleyhâ
Heyelanla gelirsin arzular gurbetinden
Duvağı açılmamış servi hâlin gül kâmet
Kefenler biçiyorsun hercaî şerbetinden
Ağulu arzuların, çöl rüzgârı dal kement
Heyelanla gelirsin arzular gurbetinden
Duvağı açılmamış servi hâlin gül kâmet
Süzülürsün sularda buğu buğu Züleyhâ
Göllerin cemresisin billur kuğu Züleyhâ
Derin, esrarlı soluk, beni sürükleyen düş
Göklerdeki göklerde, ayak izin eriyor
Harlı parmaklarını ihtirasın bürümüş
Ateş dilli ejderha gövdeni kemiriyor
Derin, esrarlı soluk, beni sürükleyen düş
Göklerdeki göklerde, ayak izin eriyor
Kızıl goncalar gibi fecir kokan Züleyhâ
Firavun kuytulardan gönül yakan Züleyhâ
Gül solar, dal kırılır, saltanatlar da çöker
Kızıldeniz’lerinde kayayı kum eylersin
Tan yeri ağarmadan, dürülür, dağlar geçer
Ömrünün göklerine, neden bulut örtersin
Gül solar, dal kırılır, saltanatlar da çöker
Kızıldeniz’lerinde kayayı kum eylersin
Serap sensin, vaha sen, heyûlasın Züleyhâ
Mısır’dan, Filistin’e vaveylâsın Züleyhâ
Erguvan gamzelerin çölün kaybolmuş yeri
Yedi susuz teşrinler, hançer oldu yarama
Saçlarını savurur, ölümün adresleri
Adının kıyısından nevruz olup ağlama
Erguvan gamzelerin çölün kaybolmuş yeri
Yedi susuz teşrinler, hançer oldu yarama
Bir eylül boşluğusun, perişânsın Züleyhâ
Yırtılmış gömleğimde bir nişansın Züleyhâ
Yaşar Bayar
BU ŞİİRİ OKUYUP DA ŞURASINI, YOK BU MISRASINI, ÖTEKİ BENDİ VEYA BETİTİNİ BEĞENDİM DEMEK ŞİİRİN TÜMÜNE SAYGISIZLIK OLUR. HARİKA BİR ŞİİR OKUDUM.
Hazreti yusuf ile züleyhanın kıssasını dedem hem anlatırdı. ve sonucunu şöyle bağlardı. Sevmasini bilen sabretmesini de bilirse eninde sonunda sonunda sevdiğine kavuşur. ve eklerdi SABIR SAHİBİ KÖLE MISIRA SULTAN OLUR.
TEBRİK VE TEŞEKKÜRLERİMLE SEVGİLİ ÜSTADIM.
KİBARLIĞINIZ İÇİN AYRICA TEŞEKKÜR EDERİM:)
Yorumladığım şiiri şu an göremiyorum. Üzüldüm.
Saygılarımla hocam.
Sarılmayacak artık bir daha
Az sözle çok şey anlatabilmek bir sanat. HELE DE BUNU ŞİİR DİLİYLE SUNABİLMEK...
Kutluyorum şairi ve değerli şiirini içtenlikle... Nicelerine Yaşar bey. Esenlikle...
TÜM YORUMLAR (19)