Anlamadım nedense yorgunum bu sıralar
Nedense bırakmazlar beni yalnız başıma
Zehir katmaları yetmiyormuş gibi aşıma
Her kaçtığım yerde bir tilki kapı aralar
Uykusuzum ama bu hiç zoruma gitmiyor
Yalnızlığımı katleden kapkaranlık eller
Güneşi söndüren soğuk ve sahte gülüşler
Kapatsam bile yorgun gözlerimi bitmiyor
Yalnızlığım ürkek bir ceylan gibi dağlarda
Oysa şehirlerde de yalnız kalabilseydim
Bembeyaz bir elbiseyle yatmış görülseydim
Adım anılsaydı yine lakin uzaklarda
Deselerdi ya hani gitti bir daha gelmez
Bundan sonra kendi urganımızı tutalım
Bundan sonra kendi sözlerimizi yutalım
Gitti bir daha gelmez ölen bir daha dönmez
Görüşmek istedim oysa yalnız kendimle
Paylaşmak istedim kafamdaki fikirleri
Uzak tutmak ruhumu saran kirli elleri
Kendimi okşamak istedim kendi sevgimle
Bin kişiyle yönetir olduk şu bedenimi
Güvensiz kalabalıklarda mahsur kalmışım
Gözümün içine bakan herkese kanmışım
Çok geç kalsamda yitirdim artık güvenimi
Sarsın etrafımı güneş batarken yalnızlık
Duymasın sesimi itiraza aşık kalpler
Olmasın yanımda benim bin bir renkli zevkler
Sönsün ışıklar üstüme doğarken yalnızlık
Kayıt Tarihi : 30.4.2023 16:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!