Tanzimat Edebiyatı'ndan Bugüne Türk Şii ...

Hilal Erboyacı
140

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Tanzimat Edebiyatı'ndan Bugüne Türk Şiiri (8)

CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK ŞİİRİ -3-

Önde zeytin ağaçları arkasında yar
Sene 1946
Mevsim
Sonbahar
Önde zeytin ağaçları neyleyim neyleyim
Dalları neyleyim
Yâr yoluna dökülmedik dilleri neyleyim
Yâr yâr ….Seni kara saplı bir bıçak gibi sineme sapladılar
Bedri Rahmi Eyüboğlu

1940 öncesinde şiirimiz özellikle Ahmet Hamdi Tanpınar, Necip Fazıl Kısakürek ve Nazım Hikmet gibi edebiyatımızın birbirinden çok farklı simalarıyla farklı bakış açıları kazanmıştır. Ahmet Hamdi, bir rüya aleminde büyülü bir düşün peşinde ayaklarımızı yerden keserken Necip Fazıl, felsefi bir bakışla insan ruhuna ilahi bir boyut kazandırıyor; Nazım Hikmet, ideolojik bir yaklaşımla, değişik bir pencereden insanı ve toplumu irdeliyordu.

1940 sonrası şiirimizin önemli isimlerinden biri de Bedri Rahmi Eyüboğlu’dur. Bedri Rahmi, aynı zamanda bir ressam olduğu için şiirlerini yazarken bol renkli, canlı betimlemeler kullanır. Biçim ve konu yönünden Garipçilere yakın bir anlayış içinde; ancak bir resim estetiğinde şiirler yazdı. Doğa ve insan birlikte, doğal ve yerli bir atmosferde birliktedirler şiirlerinde.

Fazıl Hüsnü Dağlarca’ya gelince, başlarda heceyi kullanırken daha sonra ölçüsüz ve uyaksız şiirler yazdı. Belirli bir konu ve biçem üzerinde durmadı. Zaman zaman destansı şiirler, Kurtuluş Savaşı’mızı, Mehmetçiğimizi, Anadolu insanını efsaneleştiren, zaman zaman doğayı, yaratılışı, eşyayı, bunlar üzerinde etkili olabilecek gizli bir ruhu araştıran, sezen şiirler yazdı. Özellikle bu şiirlerinde kullandığı semboller ve mecazlarla kendi döneminin şairlerinden ayrıldı.

Kardaş, senin dediklerin yok
Halay çekilen toprak bu toprak değil
Çık hele Anadolu’ya
Kamyonlarla gel, kağnılarla gel gayri
O kadar uzak değil.

Çamı bitmiş, kavağı azalmış
Gamla örtülü bayırlar, çıplak değil
Yedi ay kıştan sonra
Yeşeren senin yaşamandır
Yaprak değil.
…………………………
Fazıl Hüsnü Dağlarca

Behçet Necatigil, Garip anlayışına Bedri Rahmi ve Fazıl Hüsnü’den daha yakındır. Garipçiler gibi serbest bir anlayışla yazdığı şiirlerinde onlardan farklı olarak semboller kullanmıştır. Bu semboller, duygu ve düşüncelerin ifadesinde kullanılırken basit unsurlardan ve kolayca rastlanabilecek nesnelerden seçilir. Behçet Necatigil’in şiirlerine dış dünyanın realizmi hakimdir. Necatigil, kendi duygu ve düşüncelerinden yararlanarak, toplumsal konuları kaleme alır. Evi, aileyi anlatır. İnsanları aşklarıyla, umutlarıyla, avarelikleriyle, bunalımları ve kuruntularıyla ele alır.

İçindesiniz ya da başka yerde
Yükselir hastanızın dün geceki ateşi
Gördüğünüz yüzlerde gün boyu
Aklınız evde

Parlar gaz ocağı, sıçrar kıvılcım
Merdiven başında bir sigara
Belki söndürmediniz
Çok küçük çocuk, yaşlı sakat anne
Seslenir akşamlara alevlerin içinden
Aklınız evde.
Behçet Necatigil

Hilal Erboyacı
Kayıt Tarihi : 17.4.2010 01:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hilal Erboyacı