seni söyleyecek kadar söz bilmiyor dilim benim
avucunda kalsanda sana uzanmıyor elim benim
deniz düşürdüm nehrine zemzem aşıktır zehrine
yak beni yar şehrine esiversin külüm benim
kapına geldikten sonra ölmeden öldükten sonra
ben seni bildikten sonra neme gerek ilim benim
derdindir derdime deva bir selamın cana şifa
çokmudur birdefa desen bana sevgilim benim
arzuhalim okunmazmı dost dostunu sakınmazmı
insafına dokunmazmı bu çektiğim zulum benim
gönlü fani geldim dile bunca sitem yeter güle
kalbimdesin şuan bile başka neredesin gülüm benim
sensiz her gece feryadu zarım arşı rahmana deyer
nerden öğrendinki dilber böyle sevmeyi sen
ruhum ellerini tuttuğum yerde kalıverdi
gül yüzüne hasretim her gün seni dilerim
sensiz zindandır bu dünya görmedim bir gününü
nur cemalin görsem eyer bin yıl zindana değer
yine gece oldu yine sen yoksun yine sadece hatıran var
derdimi dostuna gönderdim kanatsız kuş sana uçar belki
canım dedim gülüm dedim nazımı açar belki
ne fayda dost diye yılana sarılmışım belki
şimdi sen söyle bir yolu yokmu öğret senden nasıl ayrılayım
böyle sevda böyle özlem senden nasıl ayrılayım
irademde şaştı kaldı elim ayağım dolaştı kaldı
sende ben karıştı kaldı senden nasıl ayrılayım
gönül gönlümde söküldü senin kalbine döküldü
ayrıldık artık diyordum elvedasız gidiyordum
imkansızmış bilmiyordum sen söyle nasıl ayrılayım
İsa TanKayıt Tarihi : 12.11.2024 23:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!