''...Değil mi cephemizin sinesinde iman bir; Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir; Değil mi ortada bir sine çarpıyor, yılmaz, Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz!''
''…Ecdadını, zannetme asırlarca uyurdu; Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu? Üç kıt’ada yer yer kanayan izleri şahid: Dinlenmedi bir gün o büyük nesl-i mücahid…''
Korkma! diye başlayan İstiklal Marşımızın yazarı, vatan şairimiz. Şairliğin yanı sıra öğretmen, veteriner hekim ve siyasetçidir. Pek bilinmez ama milli mücadele yıllarında İngilizlerin Atatürk'ü öldürmek için Ankara'ya gönderdiği Hint asıllı İngiliz casusu Mustafa Sagir'in suçüstü yakalanmasını ve idam edilmesini sağlamıştır.
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem; Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdı mı,hatta boğarım! ... Boğamazsam Hiç olmazsa yanımdan kovarım. Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam; Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam. Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale; Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale! Yumuşak başlı isem, kim demiş uysal koyunum Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum! Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim, Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim! Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım! Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu... İrticanın şu sizin lehçede manası bu mu?
'Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince Günler şu heyûlâyı da er geç silecektir Rahmetle anılmak, ebediyet budur amma Sessiz yaşadım kim beni nerden bilecektir' dizelerinin sahibi Muhterem Kişi..
Mısır'da uzun dönem kalan M.A.Ersoy'un cenazesine bile sahip çıkılmamışır.Aksine o zaman Türkiye'nin tek Üniversitesi olan istanbul Üniversitesi rektorlüğüne talimat gönderilerek,üniversite öğrencilerinin İstiklal marşı şairinin cenazesine katılmaları nem edilmiştir.
Bir toplantıda bir genç M. Akif küçük düşürmek için: - Affedersiniz, siz veteriner misiniz? demiş. M. Akif hiç istifini bozmadan şu cevabı vermiş: - Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?
Mısır'da uzun bir dönem kalan Akif öldüğünde cenazesine bile sahip çıklmamıştır.Aksine o zaman Türkiye'nin tek üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi rektörlüğüne talimat gönderilerrek,üniversite öğrencilerinin İstiklal Marşı şairinin cenazesine katılmaları men edilmiştir.Cenaze son derece üzücü şartlar içerisinde defnedilmiştir.
Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim, İnan ki her ne demişsem, görüp de söylemişim Şudur cihanda benim en beğendiğim meslek Sözüm odun gibi olsun, hakikat olsun tek.
Sitem Ey bunca zamandır bize te'dipeden Allah Ey alem-i İslam'ı ezen, inleten Allah Bizler ki senin va'd-i İlahine inandık Bizler ki bin üçyüz bu kadar yıl seni andık .....................................................
''...Değil mi cephemizin sinesinde iman bir;
Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir;
Değil mi ortada bir sine çarpıyor, yılmaz,
Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz!''
Mehmet Âkif Ersoy
''…Ecdadını, zannetme asırlarca uyurdu;
Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
Üç kıt’ada yer yer kanayan izleri şahid:
Dinlenmedi bir gün o büyük nesl-i mücahid…''
Mehmet Âkif Ersoy
''Mehmet Âkif'in hayatı, eserlerinden çok daha muhteşem bir şiirdir.'' Hüseyin Cahit Yalçın
Bir portre olarak Âkif: ''Vekar dolu bir alın, hayâ dolu bir çehre; şiddet dolu bir bakış, iman dolu bir sine.'' Nurettin Topçu
Korkma! diye başlayan İstiklal Marşımızın yazarı, vatan şairimiz. Şairliğin yanı sıra öğretmen, veteriner hekim ve siyasetçidir. Pek bilinmez ama milli mücadele yıllarında İngilizlerin Atatürk'ü öldürmek için Ankara'ya gönderdiği Hint asıllı İngiliz casusu Mustafa Sagir'in suçüstü yakalanmasını ve idam edilmesini sağlamıştır.
Milli şairimiz M.Akif. Ersoy"un Alman sevgisi: Bir emrine ecdadı da ahfadı da kurban olmaz mı bu millet daha teydine şayan M.Akif Ersoy.
Allah'a dayan sa'ye sarıl hükmüne ram ol
Yol varsa budur bilmiyorum başka yol.
İlim,irfan,erdem,istiklal ve bunların yanında pek çok kelime söylenince, aklıma ilk gelen isimdir. Ruhu şad olsun.
Ağlarım ağlatamam, hissederim söyleyemem.
Dili yok kalbimin;
Ondan ne kadar bizarım!
Bil ki, bir mezar taşıdır insandan yarına kalan.
Ve unutma, Onu da başkası yaptırır, gerisi yalan..
ZULMÜ ALKIŞLAYAMAM
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdadıma saldırdı mı,hatta boğarım! ...
Boğamazsam
Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim demiş uysal koyunum
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu...
İrticanın şu sizin lehçede manası bu mu?
Mehmet Akif Ersoy
bir emrine ecdadı da(ata) ahvadı da(soy) da kurban -olmaz mı bu millet daha teydine şayan,1. dünya savaşında berlin'de almanlar için yazdığı şiiri.
Mehmet Akif Ersoy'un hiç bir yerde yayınlanmamış baharı anlatan bir şiiri olduğu ortaya çıktı:
Feyz-i rebivye bak
Zümrüde dönmüş türab
Bulmuş o tesir ile
Köhne cihan âb ü tâb
Bizde neden var fakat
Yok yere bir ıztırab?
Zulmet-iâtiise Ruha
veren pîç ü tâb
Ah ne müdhiş hata
Ah ne yanlış hesabi
Mübhem olan ân içün
Doğru mu çekmek azah
Sen demiyor muydun
ey Yâr-ı belîğu'l-hitab!
Hız ü ganimet şumâr
Fursat-ı ahd-i şebâb
Tekye ber-eyyâm nîst
Tâ diğer âyed behâr'
Kaynak: http://www.internethaber.com/mehmet-akifin-erdoganda-sakli-siiri-314661h.htm#ixzz1GCEERjm6
'Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince
Günler şu heyûlâyı da er geç silecektir
Rahmetle anılmak, ebediyet budur amma
Sessiz yaşadım kim beni nerden bilecektir' dizelerinin sahibi Muhterem Kişi..
Rahmetle..
Hayâl ile yoktur benim alışverişim...
Her ne demişsem görüpte söylemişim.. (Mehmet Akif Ersoy)
Mısır'da uzun dönem kalan M.A.Ersoy'un cenazesine bile sahip çıkılmamışır.Aksine o zaman Türkiye'nin tek Üniversitesi olan istanbul Üniversitesi rektorlüğüne talimat gönderilerek,üniversite öğrencilerinin İstiklal marşı şairinin cenazesine katılmaları nem edilmiştir.
Bir toplantida, zamane gençlerinden biri güya M.Âkif'i küçük düşürmeye çalışıp:
* Afedersiniz, siz baytar misiniz? demis.
M. Âkif hiç istifini bozmadan su cevabi vermis:
* Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?
:)
vatan şairi , asıl kişi
Mehmet Akif Ersoy kalbimin altindan sandukasinda elmas ve yakutlardan taci ile evren aski icin yaratilan venüs taslarindan yapili sarayindadir...
Allah'a dayandım diye sen çıkma yataktan,
Manayı tevekkül bumudur hey gidi nadan
Ecdadını zannetme asırlarca uyudu,
Nereden bulacaktın o zamna eldeki yurdu.
.................................Mehmet Akif ERSOY
M.Akif öldüğünde cenazesine sahip çıkılmayışı bu ülkenin ayıplarından biridir.
İstiklal Marşı şairi bu sonu hakketmemişti.
O da nin İstiklal marşını parayla yazıp, trilyonları cebe atsaydı, belkide daha çok değer verilirdi.
Bir toplantıda bir genç M. Akif küçük düşürmek için:
- Affedersiniz, siz veteriner misiniz? demiş.
M. Akif hiç istifini bozmadan şu cevabı vermiş:
- Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?
Mısır'da uzun bir dönem kalan Akif öldüğünde cenazesine bile sahip çıklmamıştır.Aksine o zaman Türkiye'nin tek üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi rektörlüğüne talimat gönderilerrek,üniversite öğrencilerinin İstiklal Marşı şairinin cenazesine katılmaları men edilmiştir.Cenaze son derece üzücü şartlar içerisinde defnedilmiştir.
Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim,
İnan ki her ne demişsem, görüp de söylemişim
Şudur cihanda benim en beğendiğim meslek
Sözüm odun gibi olsun, hakikat olsun tek.
Edebiyatımız içinde 'düşündüğü gibi yaşayan, düşündüğü gibi yazan' iki isimden birincisi.
Sitem
Ey bunca zamandır bize te'dipeden Allah
Ey alem-i İslam'ı ezen, inleten Allah
Bizler ki senin va'd-i İlahine inandık
Bizler ki bin üçyüz bu kadar yıl seni andık
.....................................................
istiklal marşı ve mehmet akif ersoy...istiklâl marşımızın kabul edilişinin 88. yıldönümü bugün.
Ne Mutluki Mehmet Akiflere Layıkıyla Evlat Olabilenlere.
Ne Mutluki Bu Vatanı İmanla Koruyanlara.
Asımın nesli dedim ya,nesilmiş gerçek;
İşte Çiğnetmedi Namusunu Çiğnetmeyecek...
ÖMRÜMÜN SONUN KADAR SEVECEĞİM SENİ