Kalktı, bugün yine yatağından
Şair, ve o
Dünya, üzerine gelirken uyumuştu
Oysa gece
Ve şimdi
Dinlenemediği uykusunu bozuyordu
İnsanlar onu boğuyordu,
Çevresi uçuruma yuvarlanıyordu
Uçmaga varmak orada dururken
Cehenneme gidiyordu,
Ve susuyordu, şair
Ey! insan olmayı dahi
beceremeyen insanlık
'Nereye bu gidiş?'
Diyemiyordu, şair
Sözcükler düğüm düğümdü
Boğazından geçmiyordu
Olan her olay
Bardağı taşırıyordu
Taşmak üzereydi, şair
Patlayacaktı
Yine oynuyordu, Kader
O bilindik oyununu
SAIR, bir oturup bir kalkıyor
Ama dayanamıyordu
Daha fazla buna
Kof sözlerle aldatışlara
İnsanlığın sürüklendiği çukur
Toplumun savunduğu dava-i uçkur
Derdine dert katıyordu şairin
Zaman döne döne
Katlanma eğiliminde
Sessizlik çekilmez gürültüsüyle
Kulağını ağrıtıyordu
Ha koptu ha kopacak kıyamet
Nerde kaldı sonu yazılmayan melanet
Serserilik yapıyordu zaman bile, şaire
Her şey bir şeyi çağrıştırıyordu
Çivisi kopuyordu, Dünya'nın
Ve o da şahitlik yapıyordu
Sadece buydu olanlar
Ama o,
Daha fazlası diyordu
Neyi biliyordu ki sanki?
Ötelerimi görmüştü
Yoksa, ölümü mü tatmıştı
Ölmeden önce
Şair, nefes nefese
Issızlığın sesi yükseldikçe
Anlıyordu o,
Herkesin biliyorum dediği yerde
Cahilliğin arttığını
Gelmekte olanın yaklaştığını
Güneşin batıdan doğacağını
Sevgilinin ihaneti(ni) doğuracağını
Ve anlıyordu şimdi,
Öldükten sonra uyanacağını
Vakit geçiyordu
Tan ağarıyordu bir kez daha
Sarsıcı ve sancılı
Eskiden beyaz sayfaları karalayan
Bu şair
Şimdi, başından beri yazdığı hayatının
üstünü karalıyordu
kendini paralıyordu,
KIYAMET
Evet, kıyamet kopuyordu....
Muhammed Furkan Eren
Kayıt Tarihi : 21.11.2019 20:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!