bir gün diz çökersem gülün huzurunda
dikenini saklamıştır kokusu icabında
yelkenler açılır yokluğunun suladığı okyanusta
cesedim cennet gölünün kurumuş bataklığında
gözlerini açma görmeye değer bir şey yok
Razı olmak zorunda
Batan çiçekten ve açan güneşten
Göz görmüyor yüzümü, onu
Az daha ırak periyot geçiyor
İnce bir ateş yakacak yüreğini
Dünyanın duygusal cezalarıyla uslanmış bedenin
Üryan gelip üryan gidenlerdeniz
Gemilere soyunmuş açık deniz
Gelecek sırtını dönmüş
Ne düne ne bugüne varım
Ben olmayan vakitte
Olmayanım
yazamıyor, düşünemiyor
bin köşeli odanın en köşesinde oturuyor
içmek nedir bilmiyor sigarayı tatmamış
kaderden haber gelince ilk sigarayı yakıyor
hayal sahiplerine imar çıkmıyor
Sen ki, bilirim: Gelirsin
Seni beklerim, bilirsin
Aşkı hecelemek zordur
Bilirsin, anlarsın ne dediğimi
Gecelerin ne kadar uzun olduğunu,
sen anlarsın, beni.
şıpıl şıpıl füzeler akarken üzerimize
gecemi aydınlatan yıldız değil
ay hiç değil küskünüm kendisine
fjm kaplı mermiler olduğunda
ve yeşil üniformama kırmızı bir boya vurulduğunda
her şey her şeyden ayrılır
bir buluşmam kaldı heyhat
panzehri, zehrin ta kendisine çeviren hayat
tozpembeyi kapkara yapmasını çok iyi bilir
sensiz ilhamım gitgide çürüyor
yetim kalır ise kalpağım
bilin ben asıl yurdumdayım
çiçekler bedenim üzerine yetişince
ve kanım şehadete yeşerince
gözlerinizden yaş akmasın
nice dağlar bizimdir
korkuyorum adını sayıklamaya
o idam sehpasında
herşeyi unutup seni fisildamaya
korkuyorum
ameliyat sonrası gözüm kapalı
Bir seni sevebildim
Ufuk çizgisini sen mi çizdin?
Aşk bir zehir ve sen en tatlısı
Her matemde hatırlatır kendini
Eski bir fotoğrafın rüyası
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!