Sabahın alacalığında,
Kuytu bir kaldırımda kanlar içinde bir kadın
Örselenmiş umutları, solmuş çehresi
Ölüm kokan kaldırımları tutmuş cellatlar
Bir annenin serzenişinde,
Bir babanın yek pare ciğerinde,
Kırık bir ney sesi,
Öksüzlüğe akıp giden bebenin,
Dişleri sökülmüş umutların, yarınların
Tutsaklık mı?
Başıboşluk mu bilinmez bir düzenin
Gözyaşları kurumuş akıp giden bir nehrin,
İki yakasında buluşur ölümler,
İhanetler, kalleşlikler
Geride bırakılmış, parçalanmış bir hayat
Neresinden bakarsan bak,
İçinde acı hep acı heyhat!
Gaipten gelen sesler deşer de yüreğini,
Çıkamazsın içinden büker bileğini
Ecelin mi korkudan,
Korkun mu ecelden bilemezsin
Hayat neden bu kadar kötü ki,
Anlam veremezsin
Gidenler, gelenler, kalanlar, sevenler
Kim bulmuş acıya merhem
Yaşamın kıyısında boğulmuş küçük bir çocuk,
Adı Meryem
Titrek elleri, gülüşleri,
Bedeni buz tutmuş üşüyor her yeri
Büyü dedi annesi büyüdü de çocuk
Oyuncağı elinden alınmış rengi soluk
Kefeni sırtında, kelebek gibi ömrün
Dem vurup durur ölüme sanki yoksun
Biçare gönüller saklanmış inine,
İyinin sözü yokmuş bu böyle biline
Kayıt Tarihi : 3.11.2025 23:02:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!