Orada biri mi var,
Orada biri mi vardı,
Kar çiseliyordu,
Dalların göz ucundan kıyılara,
Puslar indi.
Uzun bir yolculuğa çıkılmalı,
Seninle diyordu,
Batum’a,
Hopa’ya,
Bu sonbaharda.
Tünesin boşuna
kargalar dut dalına;
Eski bir “Laz” ezgisi
Eski bir tulumda yakarış
Bağrı yanık Karadeniz dağları,
Yolları sis
Boz bulanık sevdaları…
Sıcacık Mısır ekmeği
Ayva sarısı yüzün.
Kor ateşte çayın,
Küçük masan
Hasan’ın kayıp silgisi,
Pencerede yeni koparılan
Fesleğenler…
Uzanıp gitmeli…
Hopa’ya
Batum’a ...
Sonbahar,,
Duman çökmüş Rize Dağları
Tulum “Yusuf’um” çalıyor.
Salih Pala 08.01.2009 Mersin
Dün, 13:04 gönderdin
Orada biri mi var,
Orada biri mi vardı,
Kar çiseliyordu,
Dalların göz ucundan kıyılara,
Puslar indi.
Uzun bir yolculuğa çıkılmalı,
Seninle diyordu,
Batum’a,
Hopa’ya,
Bu sonbaharda.
Tünesin boşuna
kargalar dut dalına;
Eski bir “Laz” ezgisi
Eski bir tulumda yakarış
Bağrı yanık Karadeniz dağları,
Yolları sis
Boz bulanık sevdaları…
Sıcacık Mısır ekmeği
Ayva sarısı yüzün.
Kor ateşte çayın,
Küçük masan
Hasan’ın kayıp silgisi,
Pencerede yeni koparılan
Fesleğenler…
Uzanıp gitmeli…
Hopa’ya
Batum’a ...
Sonbahar,,
Duman çökmüş Rize Dağları
Tulum “Yusuf’um” çalıyor.
Salih Pala 08.01.2009 Mersin
Kayıt Tarihi : 16.1.2021 19:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Zamanın kör kuyularından kurtulup, özlediği topraklarda yaşama umudunu ne olursa olsun kaybetmeyenlerin, yitiş öyküsü.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!