Orta Asya’da çıktık tarih sahnesine
Asırlarca korku verdik Çinlilerin sinesine
Sonra kavim kavim dört bir yana dağıldık
Talas Savaşı’ndan sonra abdest alıp namaz kıldık
Osman Gazi’den sonra üç hilali sancağa taktık
Su olup, sel olup yıllarca Balkanlara aktık
Bir hançer gibi saplanıp Roma’nın kalbine
İstanbul’u teslim ettirdik gerçek sahibine
Bin yıldır geçilmeyen çölü biz geçtik
Akşam Kahire’ye inip Nil’den su içtik
Barboroslar, Çaka Beyler gözbebeği iken ordumun
Akdeniz güzel bir gölü oldu yurdumun
Kanuni ile bütün dünyaya nizamı öğrettik
Asırlarca Topkapı’dan cihanı yönettik
Biz varken Orta Doğu’da yoktu hiçbir hüzün
Biz varken yüzü gülüyordu Musul’un, Kudüs’ün
Sonra güya “hasta adam” olup düşünce yatağa
Kuzgunlar havalanıp üşüştüler otağa
Balkanlar, 1. Dünya derken kan kaybettik
Mustafa Kemal gelene kadar sabrettik
Çanakkale’de kapattık kapıyı, anahtarı denize attık
Anafartalar’da, Conkbayırı’nda düşmanı toprağa kattık
Altı ayda aşılmaz denilen hattı, üç günde aştık
Sakarya’da Dumlupınar’da kahramanca savaştık
Ay-yıldızlı bayrağı dikip İzmir meydanına
İyi bir ders verdik tek dişi kalmış canavara
Sene 1453, 1923 ya da 2018, yine yine…
Haykırıyorum işte “ NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE”…
Kayıt Tarihi : 1.8.2018 12:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!