Hasret, sevdanın en derin yarasıdır. Bir kez düştü mü kalbe, zamanla büyür, kök salar. Öyle bir sevda ki bu, her anı özlemle, her nefesi hasretle dolu… O ve ben, ayrı diyarların iki yalnız yolcusuyuz, ama kalplerimiz hep aynı ritimde atar.
Onu her düşündüğümde, içimde bir sızı uyanır. Gözlerimi kapattığımda yüzü belirir, bir zamanlar bana gülümseyen o parlak bakışlar... Ama şimdi, o gülümsemenin ardında kilometreler, belki de hiç aşamayacağımız yollar var. Her gün yeniden doğan bir özlem, geceleri içime işleyen bir sessizlik…
Mektuplar yazıyorum ona, her satırında özlemle dolu cümleler. Ellerim titreyerek kağıda dokunuyor, sanki ona dokunurmuşçasına. Her harfi özenle seçiyorum, çünkü kelimeler yetmiyor bazen bu hasreti anlatmaya. Kağıda dökülmeyen onca şey var, ama bilirim, o da kalbinde hisseder her kelimenin ardındaki duyguyu.
Geceleri yıldızlara bakıyorum. Uzaklarda, aynı yıldızların altında belki o da bana bakıyor. O an, gökyüzü bir köprü olur aramızda. Gözlerimiz buluşur, ama ellerimiz dokunamaz. Hasret, dokunamadığın o uzak sevgiliyi kalbinde her gün yeniden hissetmek değil midir zaten?
Rüzgar estikçe, sanki onun nefesi gelir yüzüme. Ama ne rüzgar yeter, ne de hayaller. Onu görmek, sesini duymak, elini tutmak istiyorum. Ama sevda, bazen sadece beklemektir. Sabırla, sessizce, her geçen gün daha da derinleşen bir sevda…
Bir gün gelecek, diye fısıldar kalbim. Bir gün, tüm bu hasret son bulacak. Ama o güne kadar, özlemle yaşayacağım. Her gün onu düşünerek, her gece ona hayallerimde sarılarak... Çünkü sevda, bazen uzaklarda dahi olsa, kalbinde taşıyabilmektir. Ve ben, onu her an içimde taşıyorum.
Hasretle yanarken bile, bu aşk beni diri tutuyor. Çünkü bilirim ki, hasretle yoğrulan bir sevda, kavuştuğunda en büyük mutluluğa dönüşür. Ve o an geldiğinde, bekleyişin her saniyesi, bu aşka değer olduğunu gösterecek.
Hikmet Büyükoğlu
Kayıt Tarihi : 14.10.2024 01:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.