bedevî bir denklemden sonra
ipe geçiyorum alfabeyi
hasretimi
aşk mecmualarına harf harf işliyorum
adresi her yer olan gözlerine
ucu yanık mektuplar yazıyorum
zarflardan ziyade
yüreğimi makberlere kilitliyorum
ümit ediyorum
belki bir gün
saklandığım yanlızlığımdan bulur
gün yüzüne
çıkarırsın beni ...
nişasta serpilmiş yılların yorgun ırgatlığında
tahriş edilmiş bakışlarla karşılıyorum siyah beyaz iklimleri
çiçekler
kararlı solmalarda taze gelin
gözlerinden başka her rengi
âmâ görüyorum
mısralarım kılcal damarlar uzunluğun da ırmaklara dönüşüyor
yapraklar boyu soluyorum tenime
omuzlarıma
ayrılık kadar ağır geliyorum
ümit ediyorum
belki bir gün
omuz atar da
yükümü hafifletirsin diye ...
meşale yangınında arındırıyorum yalnızlığımı
kederim venüs doğurganlığında
aşk ayininde
dolunay ateşini harlıyorum
baş ucumda iç geçtiğim çıkmazlıklarım
zihnimde kelimlerim antik çivi yazısında "betimlenmemiş aşk"
ümit ediyorum ki
elbet
bir gün
sen
çözümleyeceksin
bu yaz/g/ıyı ...
deri haritalara işlenmiş bir hazine
gökyüzü iki yıldız menderes aralığında
çekirdeği dahi paylaşılmış bir dünyadan öte
kimselerin bilmediği
bir anlık düşünü kuramadığı ansın anıma
hudutları olmayan
ödülü
cezası olmayan
sırf sana ait olan
bir gönül taşıyorum
ümit ediyorum ki
gönlüm
taş kesilmeden
kendi
yalnızlığında
bulursun beni ...
yirmiüçocakikibinyirmibir
Kayıt Tarihi : 28.1.2021 12:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Söylenecek çok şey var biliyorum...
Söyleyemiyorum..
Bu şiire yeniden gelmek istiyorum, yeniden gelip demlenmek
Yüreğinize gönlünüze sağlık
Elleriniz dert görmesin şair
çok teşekkür ederim efendim ..
söylememek en iyisidir
varsın içimizdeki bizi yaksın
TÜM YORUMLAR (1)