Güvendiklerim beni hep aldattı,
Soruyorum kaderime;
Bu nasıl bir hayattı?
Yaşamak dediğim, sadece kahrolmaktı.
Bir yarim vardı eskiden,
O da, beni meçhule attı...
Dün ilk defa bir kumar oyununda kaybettim.
Ve dün ilk defa teke tek bir kavgada dayak yedim.
Gece sabaha kadar iki dizimin üstünde ırmak kenarında kalakaldım dün.
Ve dün senenin ilk karı yağdı Amasya’ya.
İlk defa hava çok soğuk olmasına rağmen üşümedim dün.
Dün ağlamayı ilk defa bu kadar çok istedim ama beceremedim.
Emin olamıyorum,
Sana açılmak mı zor,
Yoksa sensiz olmak mı?
Cesaretimi kırıyor bu halin.
Belki de kalbinde var başkası,
Belki beni istemeyeceksin,
Hadi filmi başa saralım.
Sen yine erişilmezi oyna.
Bense; sana sevdiğini söylemeye çalışan,
Ama buna cesaret edemeyen,
Gözlerine bakınca tüm bildiklerini unutan aptal aşığı...
Ve bu kez kesinlikle sana erişmeme izin verme!
Ve ayrıldık...
Et tırnaktan ayrılır mıydı diye sorma n’olur!
Korktuğun başına geldi ve aramıza nedensiz bir elveda girdi.
Bir gitmektir tutturdum yoktan yere, çekip gittim öylesine.
'Bir gün beni de diğer kızlar gibi bırakmazsın değil mi? ' derdin.
Başını omzuma yaslayıp, ürkek bir sesle:
Ne ilktim,
Ne tektim,
Ne de beni sevmiştin...
Biliyorum artık.
Sen ilk ve tektin,
İlk seni sevmiştim...
Yazılar yazıyorum deftere,
Okuyunca, seni dinliyorum.
Kaset koyuyorum teybe,
Dinleyince, seni duyuyorum.
Resim çiziyorum kağıda,
Seni sevenine hiç sordun mu?
Seni benim gibi sevmiş mi hiç?
Hiç sordun mu?
Dinlediği şarkılarda ikinizi bulmuş mu?
Seni benden alana sordun mu?
Sana bakmaya kıyabilmiş mi?
Yoğurdu süzelim
Süzüp, süzme edelim
Şirin Amasya’mızı
Manilerde görelim
İki dağ arasında bir vadi
Merhaba İt kardeş.
İt dediğime alınma, esasen sen onu köpek anla.
Fazla da takılma sözlerimin kabalığına.
Ne arıyorsun buralarda?
Ya da ben ne arıyorum buralarda?



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!