Bir bağ bozumuydu doğumum
Zamanın hüzün dozunu
İlk nefes diye çektim içime
Ağladım, ürktüm
Dünyanın büyü bozumu
Oyuncak mıyım ben oyun mu?
Yoksa oyunbozan mızıkçı bir çocuk mu?
Dünya diye bildiğimiz
Nesli tükenmeyen bir soru mu?
Ağlarken gazel yaprakları aktı gözlerimden
Gözyaşlarımın söylediği gazeli
Kaç kişi gerçekten dinledi?
Kırk güz hatırı var şimdi
Gözlerimle gazellerin bir tutam kahve renginin
Yalnızlık yalın ayak dolaşırdı
Kalbim dört oda
Ayakları bastıkça her yanımı acıtırdı
Belki de bu yüzden
Doğduğum mevsim kaderim oldu
Ruhum her daim geçiş mevsimi
Geçiş mevsimlerinin muğlak, kararsız, bipolar ritimleri
Bedenimin neolitik çağı
Kapanıyor gün be gün
Zaman...Artık...Biyolojik bir silah
Her yıl bağ bozumu. Hasat.
Bir salkım umut, bir salkım ıstırap
Kırılan hayalleri de at. Yansın
Yılların odun ateşine
Zaten nicedir burnumda yüreklerin yanık kokusu..
Bir bağ bozumu geldim
Hep bağ bozumlarında yaşadım
Ne varsa güzel ve dünyevi
Dilerim geldiğim mevsimde giderim
Bozulmaz simetri...
Kayıt Tarihi : 16.1.2020 12:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)