kocaman bir ayrık otu tarlasında
yabani, yapayalnız bir kır lalesi misali
bana gülen güneşime karşılık olsun diye
başımı uzatıp açtım neşeyle çiçeklerimi
biraz daha uzansam ona yetişecektim sanki
sonra;
bulutlar sardı aniden gökyüzünü
acımasızca kapattılar güneşimi
gökler naralar attı gürledi
şimşekler dört bir yana ateşler gönderdi
yalnızlık çöktü içime,kaybettim bütün neşemi
bulutlar ağladı, ben ağladım
anlayabilmek,anlatabilmek için derdimi
büktüm boynumu,bir dost, bir yaren aradım
göremeyince etrafımda kendim gibi birini
ayrık otlarına verdim bütün ilgimi ve sevgimi
ben bir söyledim,onlar binlercesini
ben bir başıma, onların binlerce sözünü anlarken
binlerce olan onlar, benim bir sözümü anlayamadılar
ben bir başıma, bu büyük tarlada ayakta kalmaya çalışırken
onlar binlercesi birden,köküme,bedenime,çiçeğime sarıldılar
bahaneleri hazırdı
yalnızlığımı paylaşıyorlardı
oysa ki biliyordum
can suyumu emiyorlardı
kalabalıklar içinde yalnızım yine yapayalnız
kalbime hüzünler, üzerime sessizlikler yağıyor
sözler uğultu şeklinde kulaklarıma çarpıyor
ama zihnime uğramıyor
kalabalık ayrık otu tarlasında zamansızdım
artık mekansızım da
korkmuştum bulutlar geldiğinde gökyüzüne,
bir daha kavuşamayacağım diye güneşime
dert bildiğim bulutlar dermanımmış,
dost bildiğim ayrık otları katilimmiş öğrendim
artık azimle çeviriyorum başımı gerçek dostlarıma
ayrık otları sarsalarda her yerimi
kurutsalarda bedenimi
yönümü dönmem onlara
başımı eğmem asla
verirken bile son nefesimi.
Kayıt Tarihi : 16.1.2015 21:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!